17 AĞUSTOS DEPREMİNİN ACISINI UNUTMADIK
1998 Yılının 17 ağustosun ’da meydana gelen depremin üzerinden 19 yıl geçmiş olmasına rağmen, hala depremin izlerini hayatlarından silememiş binlerce ailenin olduğu; depremin büyüklüğünü ve acımasızlığını tüm çıplaklığı ile gözler önüne sermektedir. 20 bin vatandaşımızın hayatına ve 50 bin vatandaşımızın yaralanmasına bir çok ailenin mekan, şehir değiştirmesine sebebiyet veren bu deprem yaklaşık 48 milyar dolar maddi hasara sebebiyet vermiştir. Son tahlilde binaların %6 sı enkaz, %7 si ağır ve % 12 si orta hasarlı olmak üzere toplamda %25 oranında bina kullanılamaz hale gelmiştir. Depremin yıkıcı etkilerinin ve enkazın ardından yetkililer işin vahametini anlamış ve gerekli yasal düzenlemeler yapılmıştır. YAPI DENETİM YASASI ile kamu yapıları hariç tüm yapıların ne şekilde denetleneceği bütün yönleri ile ortaya konulmuştur. Yıllar içinde, bu yasa da diğer yasalar gibi değişiklikler yapılmıştır. Yapı denetim yönetmeliğinde her şantiyede bulundurulması gerekli olan “şantiye şefliği” teknikerlerin şantiye şefi olmasını sağlarken sonradan yapılan yönetmelik değişikliği ve mahkeme kararları ile teknikerlerin bu yetkileri ellerinden alınmıştır. Yapıyı yöneten ve iş başında inşaatı sevk ve idare eden inşaat ve yapı denetimi, makine, elektrik, teknikerlerinin bu yetkilerinin elinden alınarak yapıda yok sayılmaları kontrol zafiyetine sebebiyet vermektedir. Her inşaat şantiyesinde bir inşaat mühendisinin pratik olarak bulunmasının mümkün olmadığı çok açıkken bizzat TMMOB tarafından bu alanda mühendislere istihdam sahası açmak için teknikerleri bu sahanın dışına itmesi “depremin yıkıcı etkisinin nedeni: kontrol zafiyeti ve malzeme kalitesizliğidir” diyen odanın söylemiyle çelişmektedir. Depremin yıkıcı etkisi altında kalan aslında, fenni mesuller, yani yıkılan imarlı binaların altında imzası bulunan; inşaat mühendisleri ve mimarlardır. şantiyenin başında sürekli durarak, kanunen: vazifesiz, salahiyetiz, mesuliyetsiz,(görevsiz,yetkisiz,sorumsuz) olmasına rağmen, vazifesini icra eden teknikerin şantiye şefliğinin ellerinden alınması en hafif tabiri ile mesleki taasupluktan başaka bir şey değildir. Günümüzde hala bir inşaat mühendisi beş şantiye ile sınırlı bırakılarak, şantiye şefliği görevi verilmektedir. Bu şantiyelerin beşinde de birden bulunması pratik olarak mümkün değilken bu binaların kontrol edilmesin de mümkün değildir. Salt teknikerler şantiyede bulunmasın diye bu tür ucube yönetmelikler çıkarılarak ve bununla depremin yıkıcı etkilerinin önlemeye çalışmak kendi kendimizi kandırmaktır. Çözüm: yetki paylaşımı ve hiyerajik kontrol sistemi olmadan bu sorunların üstesinden gelinemez. Merkeze mühendislik hizmetlerini koyan ve vasıfsız inşaat işçisine kadar aradaki meslek gruplarını yok sayan bir anlayışla sağlıklı bir yapı denetimi gerçekleştirilemez. Önerimiz yapılarda yapı denetiminin sağlıklı olabilmesi için Teknikerlere, belli ölçülerde ve belli metrekare alanlarında şantiye şefliği hakkının yeniden tanınmasıdır. Aksi halde; şantiyeler şefsiz, yapılar denetimsiz ve teknikerler işsiz kalacaktır. 17.08.2018 Enver ERDOĞDU Genl. Bşk. Vekili |
1316 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |